“Ben çok takıntılıyım!” cümlesini danışanlarımdan sıklıkla duyuyorum. Danışanlarım yaşadıkları sorunu açıklamak için özellikle ilk seansta bu ifadeyi kullanabiliyor. Peki takıntılı olmak ne demek?
“Ben takıntılıyım!” dediğinizde sanki bu durum sizin kişiliğinizin değişmez bir parçasıymış gibi algılanıyor ancak böyle bir kişilik tipi bulunmuyor. Takıntıdan kasıt daha çok zihni meşgul eden yoğun düşünceler oluyor.
Düşüncelerimiz birçok farklı durumda zihnimizi yoğun şekilde meşgul edebiliyor. Bu düşünceler çoğunlukla olumsuz oluyor. Şimdi söz konusu durumlara göz atalım.
Kaygı bozukluğunuz olabilir
Kaygı bozukluğu yaşıyorsanız nedensiz yere ve aşırı şeklide kaygılı olabiliyorsunuz. Gerçekçi olmadıkları halde zihninize gelen olumsuz düşünceler sizi sürekli kaygılandırıyor olabilir. Takıntı dediğiniz şeyler kaygı yüklü olumsuz düşünceler olabilir.
Obsesif kompulsif bozukluğunuz olabilir
Hepimizin aklına zaman zaman rahatsız edici düşünceler gelebiliyor. Bu düşünceleriniz sürekliyse ve düşüncelerinizin verdiği sıkıntıyla tekrarlayan (alakasız) davranışlar sergiliyorsanız obsesif kompulsif bozukluğa sahip olabilirsiniz. Obsesyonlar halk arasında takıntı olarak adlandırılsa da “takıntılıyım” diyen her kişinin obsesyonu olduğunu söyleyemeyiz.
Bir kriz durumu yaşamış olabilirsiniz
Kayıplar, ayrılıklar, afetler ve şiddet olayları yoğun stres içeriyor ve bazıları travmatik olabiliyor. Bu olaylarla ilgili düşünceler sık sık ve beklenmedik şekilde aklımıza gelebiliyor. Bu durumun bir takıntıdan ziyade zihnimizin stres karşısında verdiği olağan bir tepki olduğunu hatırlamak gerekiyor.
Yoğunluğunuz artmış olabilir
Aile, iş veya eğitim hayatınızdaki sorumluluklarınız ve görevleriniz artmış olabilir. Zihnimiz, sorunları çözmemiz için bize sıkıntı veren şeylere odaklanma eğiliminde olduğundan olumsuz düşünceleriniz artmış olabilir. Takıntılı değil yoğun olabilirsiniz.
Yukarıda gördüğünüz gibi zihnimizin yoğun olmasının birçok farklı sebebi olabiliyor. Bazı zorluklar yaşamamız ve odağımızın bu zorluklara kayması bizi “takıntılı” yapmıyor. Eğer düşünceleriniz günlük işlerinizi yapmanızı engelleyecek seviyedeyse psikolog desteği almanızı öneriyorum.
0 yorum