Öz denetim (otokontrol) davranışlarımızı kontrol etme ve dürtülerimizi yönetme becerisi olarak tanımlanabiliyor. Öz denetimi sağlamadan davranmamıza ise dürtüsellik deniyor. İstenmeyen davranışlardan kaçınmamıza ve uzun vadeli hedeflerimize ulaşmamıza yardımcı olan öz denetim beynimizin problem çözme, planlama ve karar verme merkezi olan prefrontal korteks ile ilişkilendiriliyor. Prefrontal korteks diğer canlılara oranla biz insanlarda Devamı…
Çocuğunuzun, internet ve teknolojiye gereğinden fazla zaman ayırdığını düşünüyor olabilirsiniz. Hatta çocuğunuzun teknolojiyi kullanma süresi ve şekli sizi kaygılandırıyor olabilir. İnternet ve teknoloji kullanımı ile ilgili yasak ve cezalar yerine hem çocuğunuzu hem de sizi daha iyi hissettirecek ve aranızdaki ilişkiye zarar vermeyecek genel önerilerimizden bahsedelim. Konuya ilişkin geniş bilgi için Devamı…
Okula başlayan çocuklarda okula gitme zamanı geldiğinde mide bulantısı, karın ve baş ağrısı, ateş yükselmesi gibi birçok fizyolojik belirti ortaya çıkabiliyor. Bu belirtilere ağlama, korkular ve öfkeli davranışlar eşlik edebiliyor. Çocuklar, daha küçük yaşlarındayken gösterdikleri davranışları tekrar sergileyebiliyor. Okula gitmeyi reddetme sadece okula yeni başlayan çocuklarda değil her yaşta gözlemlenebiliyor Devamı…
Kadınların iletişim kurdukları kişileri ağlayarak manipüle ettiği kanısına yaygın şekilde inanılıyor. Peki öyle mi? Sizce kadınlar istediklerini elde etmek, karşı tarafın duygularını etkilemek ve bazı durumlardan kaçınmak için gözyaşlarını mı kullanıyor? Öncelikle ağlama tepkisini ele alalım. Ağlama çoğunlukla üzüntü duygusu ile ortaya çıkıyor. Cinsiyetten bağımsız olarak üzüldüğümüz durumlara farklı tepkiler Devamı…
Eşyaların değerlerine ve yararlarına bakılmaksızın biriktirilmesine istifleme bozukluğu (dizpozofobi) adı veriliyor. İstifleme bozukluğuna sahip kişiler eşyaları biriktirme konusunda aşırı istek duyarken onlardan vazgeçme konusunda ise yoğun sıkıntı hissediyor. Biriktirilen nesnelerin çeşitli ve düzensiz olması istiflemeyi koleksiyonculuktan ayırıyor. Koleksiyoncular belirli bir alana yönelik nesneleri düzenli şekilde toplarken istifçiler; broşürleri, promosyon ürünlerini, Devamı…
Boyama ve kil çalışmaları gibi sanatsal faaliyetlerin psikoterapi ve rehabilitasyon süreçlerinde kullanılmasına sanat terapisi deniyor. Sanat terapisi üretim becerilerini, yaratıcılığı, psikoloji kuramlarını ve psikoterapideki deneyimleri kullanarak bireyleri, aileleri ve toplulukları desteklemeyi amaçlıyor. Sanat terapisi; bilişsel ve duyusal-motor işlevleri iyileştirmek, öz saygıyı ve öz farkındalığı desteklemek, psikolojik dayanıklılığı geliştirmek, iç görüyü Devamı…
Yemek yeme, giyinme ve egzersiz yapma gibi günlük rutinimiz içinde yer alan veya bazı özel durumlarda sergilediğimiz davranışlara öz bakım diyoruz. Bilinçli şekilde yaptığımız öz bakım fiziksel, psikolojik ve sosyal yönden birçok avantaj sağlıyor. Öz bakım tükenmişliği önleyebiliyor, psikolojik dayanıklılığımıza katkı sağlıyor ve stresi yönetmemizi kolaylaştırıyor. Öz bakım için ihtiyaçlarımızın Devamı…
Bir spor karşılaşması izlediğimizi düşünelim. Karşılaşmanın nasıl sonuçlanacağına dair net olmayan ve çelişkili fikirlere sahip olduğumuzu varsayalım. Karşılaşma bittikten sonra düşüncelerimiz değişebiliyor. Karşılaşmanın sonucunun tahmin edilebilir olduğunu nedenleriyle birlikte savunmaya başlayabiliyoruz. Sonucun böyle olacağı belliydi. Kazanan takımın kadrosu daha iyi ve diğer takıma göre daha güçlüler. Ben tahmin etmiştim. Peki Devamı…
Gün içinde zihnimizden binlerce düşünce geçiyor. Bu düşünceleri durdurmak veya bomboş bir zihne sahip olmak mümkün olmuyor çünkü beynimiz düşünce üretmek üzere tasarlanmış bir makine gibi çalışıyor. Birçok farklı konu ile ilgili olan düşüncelerimizi kendimize yöneltiyoruz. Kendi kendimizle konuşmamıza iç konuşma (self-talk) deniyor. Kendimizle konuşma şeklimiz duygularımızı da belirliyor. İç Devamı…
Klinik psikolog, üniversitelerin dört yıllık psikoloji lisans programının ardından klinik psikoloji yüksek lisans programını başarıyla tamamlayan kişilere verilen unvandır. Klinik psikologların görevleri Sağlık Meslek Mensuplarının İş ve Görev Tanımlarına Dair Yönetmelik‘te tanımlanıyor. Klinik psikologlar: Uzman tabibin teşhisine ve tedavi için yönlendirmesine bağlı olarak, eğitimini aldığı terapi ve psikolojik destek hizmetlerini Devamı…
Eşcinsellik, yaygın görülmediği ve üremeye yönelik olmayan cinsel davranışlar içerdiği için tıp otoriteleri tarafından uzun yıllardır hastalık olarak tanımlanmıştır. Hastalık olarak görüldüğü dönemlerde cinsel yönelimlerini değiştirmek veya bastırmak için eşcinsellere; beyin cerrahisi, ilaç tedavileri, işkence niteliğinde davranış değişikliği yöntemleri uygulanmıştır. Uzun yıllar devam eden bu uygulamalar cinsel yönelimin değişmesini sağlamadığı Devamı…
Türkiye’de hipnoterapist denen akademik ve bilimsel bir uzmanlık alanı bulunmuyor. Bu nedenle hipnoz uygulamanız size hipnoterapist ünvanını kazandırmıyor. Hipnoz uygulama yetkisi hekimlere, diş hekimlerine ve klinik psikologlara yalnızca terapide kullanmaları için veriliyor. Söz konusu uzmanlar hipnoterapist olmuyor; yalnızca hipnoz uygulama yetkisine sahip oluyor. Hekimlerin, diş hekimlerinin ve klinik psikologların hipnoz Devamı…
Tedavi uygulamalarında hipnoz kullanılmasına hipnoterapi deniyor. Hipnoterapi bir tedavi olarak değil; tedavileri desteklemek için kullanılan ek bir yöntem olarak tanımlanıyor. Hipnoterapi birçok hastalıkta ve psikolojik bozuklukta kullanılabiliyor. Hipnoterapiye çoğunlukla tedaviye hazırlık aşamasında ve rahatsızlık veren belirtilerin azaltılmasında başvuruluyor. Hipnoterapi; psikoterapilerde diş hekimliği uygulamalarında gebelik ve doğum sürecinde bağımlılıklarda cerrahi müdahalelerin Devamı…