Teknolojik gelişmeler hayatı giderek kolaylaştırıyor mu dersiniz yoksa daha da karmaşık bir hale mi getiriyor? Günümüzde bilgiye ulaşmak çok daha kolay, dijitalleşme sayesinde günlük yaşamda kullanılan pek çok şey akıllandı ancak madalyonun öbür yüzünde çok ciddi bir sorun var: Odaklanma problemi!

çikolata, şeker, tatlı, kaçamak, kabak, yazı, kitap, zihin karışıklığı, yorgunluk, unutkanlık

Multitasking çalışma biçimi, yani aynı anda pek çok işi bir arada yapma biçimi insanları odak noktalarından giderek uzaklaştırıyor, konsantrasyon zorluklarını getiriyor ve dikkat dağınıklığına yol açıyor. Araba kullanırken telekonferansa katılabiliyor, aynı anda birden çok projeyi yürütebiliyor, yemek yerken e-postalarınızı kontrol ediyorsanız, neden eskisi kadar verimli olamadığınızı yeniden gözden geçirmelisiniz.

süt, mac, evden çalışma, kadın, mutfak

Günümüz dünyasında iş ilanlarında aranılan özelliklerin başında, multitasking çalışma yetisi geliyor. Yani aynı anda birden fazla projeyi üstlenebilmek, birkaç iş arasında hızlı geçişler yapabilmek, her an ve her yerde işi devam ettirebilir olmak bugün eğitim niteliğinizin ve uzmanlığınızın bile önüne geçebiliyor. Elbette bu abartılı bir durum… Ancak multitasking çalışmanın çok da olumlu ve verimli bir çalışma biçimi olmadığını söyleyen uzmanların uyarılarına kulak vermekte fayda var. Zira bu durum kişilerin iş ve özel yaşam dengesini bozduğunu gibi konsantrasyon bozukluğuna, dikkat dağınıklığına ve odaklanma sorunlarına yol açıyor. Ufak tefek işleri başarı sayan iş-robotlarına dönüşen 21. yüzyıl insanı büyük ve zorlu işleri farkında bile olmadan ertelemeye meylediyor. WordStream’in kurucusu olan ve dünyada sunum markası olarak isim yapmış olan Larry Kim, “Yoksa her şey bir hayal ürünü mü?” diye sorduğu makalesinde şöyle bir giriş yapıyor:

21. yüzyılın başında iş ilanlarının en vazgeçilmezi nedir diye sorsalar, multitasking hepimizin aklına ilk gelen özelliklerdendir. Yani, birden fazla işi bir arada yürütebilme yetisi… Bir işi yaparken diğerine hızla geçiş yapabilme, birden fazla projeyle ilgilenebilme, sürekli değişiklik gösteren iş dinamiklerine hızlı bir biçimde ayak uydurabilme… Bunlar kişinin kapasitesini, hızlı düşünebilme özelliğini ve zeka çevikliğini gösteren önemli unsurlar. Özetle bugün işverenlerin aradığı olmazsa olmaz özellikler. Bu sebeplerden son 15-20 yıldır hepimiz birçok işi bir arada yürütmekle uğraşır dururuz, hızlı, etkin ve kafasını sonuna kadar meşgul tutan birçok önemli işi aynı titizlikle yapmaya çalışırız. Hatta birçoğumuz multitasking uzmanları olduğumuza inanırız. Bu gerçek mi? Yoksa her şey hayal gücümüzün bir ürünü mü?

evden çalışma, karantina, kadın, gözlük, müzik dinleme, kendine zaman ayırmak, çalışmak

Bir koltukta kaç karpuz taşıyorsunuz?

Larry Kim gibi bu konuda araştırmalar yapan pek çok uzman da beynimizin multitasking’e uygun yaratılmadığı konusunda hemfikir… Aksine, beynimiz yalnızca bir işi yapmaya odaklanabiliyor ve aynı anda farklı dinamiklerle karşılaştığında bulanmaya başlıyor. Nörobilimciler, beyinlerimizin birden fazla işi bir arada yapmak için bağlantılar kurmada zorlandığını, aslında hiçbir zaman iki işi bir arada yapmadığımızı ama bu yanılgıya düştüğümüzü söylüyorlar. Aslına bakarsanız uzmanlara göre tek yaptığımız şey, bir işten başka bir işe hızlı bir şekilde geçebilmek. Ancak bu geçişler, beyinde kötü alışkanlıklara neden oluyor. Diyelim ki bir e-postayı yanıtladınız. Oldukça basit olan bu işlemi tamamladığınızda beyniniz dopamin adı verilen bir hormon salgılıyor ve böylece kendinizi başarmış ve daha mutlu hissediyorsunuz. Ufak tefek işleri tamamlamaya devam ettikçe, kendinizi aynı anda çok zor işleri yerine getiriyormuşsunuz hissine daha çok kaptırmaya başlıyor, kritik düşünme süreci gerektiren konuları ise öteliyorsunuz. Bu da iş kalitenizde ve verimliliğinizde düşüş yaşamanıza neden oluyor.

akıl küpü, zeka küpü

IQ giderek düşüyor

University of London’ın multitasking üzerine yaptığı önemli bir araştırma var bu araştırmanın sonuçları önemli verilere ışık tutuyor. Araştırma bir çalışmada farklı işleri bir arada yapmaları istenen katılımcılarda belirgince IQ düşüşü yaşandığını ortaya koyuyor. Üstelik IQ düşüşlerinin aralıkları bir gece uykusunu kaçırmak veya uyuşturucu madde kullanmaya benzer seyirler izliyor. Araştırmanın diğer önemli notları ise şöyle:

Multitasking ile vücuttaki kortizol üretimi artıyor, kortizol da stres hormonu anlamına geliyor. Beynin sürekli bir işten bir diğerine geçmesi ve yapılan işin hızlı şekilde değişmesi stresi artırıyor beyni yoruyor. Bazen her sabaha yorgun başladığınızı hissediyorsanız bunun sebebini çok uzaklarda aramanıza gerek yok, kendine bakmanız yeterli…

nefes-egzersizi-ağaç-rahatlama-sakinlik-huzur-stres

Pomodoro tekniği

Pomodoro tekniğini daha önce duymamış olabilirsiniz ancak odaklanma konusunda etkili yöntemlerden biri… Peki, nedir bu Pomodoro tekniği? Çalışırken 25 dakika çalışıp 5 dakika dinlenmeyi öneren bir tektikten söz ediyoruz. 25 dakika tamamen konsantre olmanız gerekiyor, bu nedenle dikkatinizi dağıtabilecek her türlü elektronik cihazdan uzak durmalısınız. 5 dakikalık dinlenmelerde ise küçük bel, boyun hareketleri yapmak, temiz havada nefes almak bir sonraki 25 dakikada daha iyi konsantre olmamızı sağlıyor. Pomodoro tekniğini 5-7 defa uyguladığınızda hem çok daha odaklanarak çalıştığınızı hem de fazla yorulmadığınızı göreceksiniz. Ardından yarım saatlik daha uzun bir mola vermelisiniz.

kadın, zeki , zeka, gözlük, kıvırcık, bilgisayar

Şimdiye odaklanın mindfulness ile şimdiyi fark edin

Dikkat, tüm farkındalığınızı bir yere odaklamak anlamına geliyor. İnsanların verimli ve mutlu olabilmeleri için tüm dikkatlerini yaptıkları işe vererek şu ana ve şimdiye’’ odaklanmaları oldukça önemli… Ancak günümüz insanının kafası her daim birden fazla konuyla meşgul. Bu nedenle dikkat eksikliği ve odaklanamama sorunu yaşanıyor ve tüm bunlar beraberinde unutkanlık problemini de getiriyor. Nöroloji uzmanlarının gündelik yaşamında dikkat dağınıklığı problemi çekenler için bazı tavsiyeleri var:

  • Yeterli ve dengeli beslenin. Bu konuda uzman diyetisyeninizden destek alabilirsiniz.
  • Enerji içeceklerinden uzak durun.
  • Düzenli egzersiz yapın. Bisiklete binin.
  • İyi uyuyun.
  • Düzenli olarak şunlardan birini yapın; meditasyon (Riyazat), yoga, pilates, tai-chi.

Bunları yapamıyorsanız, her gün bir doğa parkında, hiç konuşmadan en az yarım saat etrafı izleyin ve dinleyin. Aynı anda birkaç şey yapmayın. Her zaman tek bir işe odaklanın ve tüm dikkatinizi ona verin. Mail’lerinizi siz gerekli gördüğünüzde kontrol edin ve bunun kararını siz verin. Bu konudaki bildirimleri kapalı tutun. İşinizi sevin. Sevmiyorsanız değiştirin. Ajanda defteri kullanın. Gereksiz hiçbir şeyi hafızanızda tutmayın. Yarın yapacağınız en önemli 5 işi deftere yazın. Yarın olduğunda öncelikli işlerinizi en başta bitirin. Sizin için önemli olduğunu düşündüğünüz bir işi yaparken, internet bağlantılarınızı kesin. Böylelikle yaptığınıza işe çok daha rahat bir şekilde konsantre olabilirsiniz. Çok yoğun bir iş sırasında “beyninizin durduğunu” düşünüyorsanız; kısa bir süre için ara verin. İyi bildiğiniz bir şiiri ya da şarkıyı yüksek sesle tekrarlayın ya da bulmaca çözün. Sonra, işiniz her ne ise ona geri dönün. Hobilerinize zaman ayırın. Fazlalıklardan kurtulun. Unutmayın, dağınık bir ortam da dikkati dağıtıyor. Etrafınızın temiz ve düzenli olması sizi rahatlatır ve işinize çok daha iyi bir şekilde odaklanabilirsiniz. Alkol gibi zihinsel baskılayıcılar kısa süre için işe yarar görünür. Odaklanmayı artırabilir ama uzun vadede kesinlikle yarardan çok zarar getirir. Uzak durun. Elektronik ekranlara bakarak geçen süreyi sınırlandırın. Yapılan araştırmalar günde 78 kere, 13 dakikada bir telefonlarımıza baktığımızı söylüyor.

Nefes egzersizi, nefes koçu, doğru nefes alma, soluk alıp verme, stres egzersizleri

Doğru nefes almak önemli!

Burundan gerçekleştirilen kontrollü ve ritmik nefes alma ve verme egzersizleriyle gündelik yaşamınızı kolaylaştırmanız ve konsantrasyonunuzu artırmanız mümkün. Burun nefesleri hem fiziksel hem zihinsel açıdan son derece önemli. Kontrollü nefes çalışmalarıyla otonom sinir sisteminiz vasıtasıyla hem psikolojik hem de fiziksel olarak onlarca fayda sağlayabilirsiniz. Bu tekniklerle bedeninizi ve zihninizi sakinleştirebilir, dengeleyebilir, arındırabilir ve canlandırabilirsiniz. Bu sayede enerjiniz yükseldiği gibi konsantrasyonunuz da giderek daha çok artacak. Nefes alma sıklığını, derinliğini ve düzenini istemli olarak değiştirerek, vücudun solunum sisteminden beyne gönderilen mesajları değiştirebilirsiniz. Solunum sisteminden gelen geri bildirim beynin çalışma şekli üzerinde yani ne hissettiğiniz, ne düşündüğünüz, olayları nasıl yorumladığınız, algılarınız, verdiğiniz kararlar, duygusal ve fiziksel tepkileriniz üzerinde birincil derecede etkilere sahip…

disdostu.org/ayni-anda-kac-isi-birden-yapiyorsunuz/
973 kez okundu

Diş Dostu Derneği

Merkezi İsviçre’de bulunan Toothfriendly International, 1982 yılından beri ağız-diş bakımı ve doğru beslenme bilincini oluşturmak, geliştirmek ve yerleştirmek konusunda çalışmalar yapan uluslararası bir federasyondur. Federasyonun İsviçre, Almanya, Japonya, Kore ve Türkiye’deki yerel dernekleri de kendi ülkelerinde aynı hedefe hizmet etmektedir. Toothfriendly International’ın Türkiye’deki yerel kuruluşu olan Diş Dostu Derneği 1997 yılından beri federasyonun uluslararası misyonu doğrultusunda, Türkiye’de uzun vadede daha sağlıklı kuşaklar yetiştirilmesine katkıda bulunmak amacıyla çeşitli proje ve etkinlikler düzenlemektedir.

0 yorum

Bir yanıt yazın

Avatar placeholder

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir