Sezgisel beslenme, besinleri iyi ve kötü olarak etiketleyen beslenme yaklaşımlarının aksine açlığa saygı duymaya odaklanıyor.
Kişinin açlık ve tokluk sinyallerini dinleyerek suçluluk duymadan beslenmesi olarak tanımlanan sezgisel beslenme, vücut ve besin kavramlarıyla sağlıklı bir ilişki geliştirmek isteyen bireyler tarafından önemseniyor.
- Diyetteyim algısından çıkın.
- Yasak besinler listesi aşerme listesine dönüşür! Hiçbir besin düşmanınız değil, kendinize yasak koymayın.
- Beslenmenin keyif verici yönünü yok saymayın.
- Hem açlığınızı hem de tokluğunuzu onurlandırın.
- Öfke, kaygı, pişmanlık, üzüntü ve suçluluk duyduğunuz anlarda besin tüketiyorsanız ve bu durum kısır döngüye neden olduysa psikoloğunuzdan destek alın.
- Vücudunuzun nasıl görünmesi gerektiğine dair gerçekçi olmayan beklentileriniz olabilir. Bunlar kendinizi sert bir şekilde eleştirmenize neden olabilir. Bedeninize saygı duymaya çalışın.
- Egzersiz sırasında ne kadar kalori yaktığınıza değil egzersizin size nasıl hissettirdiğine odaklanın.
Beslenmenizi gözden geçirin. Her bir ana öğün için kendinize 20 dakika ayırın. Tükettiğiniz besinlere odaklanın ve farkındalıkla beslenin. Besinlerden anlık haz almak yerine keyfe odaklanın. Besinlerin bedeninizdeki etkilerine odaklanarak kendiniz için en doğru tercihi yapın. Sağlıklı günler diliyorum.
Bir yanıt yazın