İnkâr, egomuzu tehdit eden bir gerçeği görmezden gelmemiz veya yok saymamızdır. İnkâr yoluyla söz konusu gerçeğin vereceği rahatsızlık hissinden uzaklaşmış oluruz.
Bu savunma mekanizmasının örneğini çocuklarda gözlemleyebiliriz. Elma isteyen bir çocuğa: “Elmamız kalmadı, hepsini yedik.” dediğinizde, çocuktan “Hayır, elma kaldı! Hepsini yemedik.” tepkisini alabilirsiniz. Bu basit bir inkâr örneğidir.
İnkâr, yoğun stres içeren yaşantılardan uzak kalmamıza yardımcı olsa da kısa süreli bir rahatlama sağlar.
Ağır bir hastalığa sahip bir kişinin çevresindeki kişilere: “İyiyim, bana hiçbir şey olmayacak.” demesi ona belli bir süre güç verebilir.
Çocuğu vefat eden bir ailenin, “O, bir gün çok uzaklardan gelecek. Bizim onu beklediğimizi biliyor.” diye düşünüp çocuğun odasını olduğu gibi muhafaza etmesi de inkâra örnektir. Buradaki inkâr, ailenin yas sürecini uzatarak psikolojik ve sosyal sorunlara yol açabilir.
Gerçeğin uzun süre görmezden gelinmesi kişiyi daha iyi hale getirmeyeceğinden; sizler de inkârı yoğun şekilde kullandığınızı düşünüyorsanız, uzaklaşmaya çalıştığınız gerçekle yüzleşmek adına psikolog desteği alabilirsiniz.
1 yorum
Savunma mekanizmaları: Yansıtma – Momentum Sağlık · 11 Ocak 2021 11:01 tarihinde
[…] savunma mekanizmasını genellikle bastırma ve inkâr mümkün olmadığında […]