Beyaz veya rafine şeker olarak da isimlendirilen sofra şekeri, şeker kamışından ya da pancarından üretiliyor. Sofra şekeri, glikoz ve fruktozdan oluşuyor.
Şeker en çok bu besinlerde bulunuyor:
- Bisküvi, kek, kurabiye, çikolata, gofret ve şekerlemeler
- Gazlı içecekler, hazır meyve suları ve enerji içecekleri
- Bal, pekmez, reçel ve marmelat
- Hamur tatlıları
- Makarna sosları ve salata sosları
Son dönemde gelişmiş toplumların şeker tüketiminde dikkat çekici bir artış görülüyor. Çok miktarda tüketilen şeker, yağ hücrelerinin genişlemesine neden oluyor.
Özellikle beyaz yağ hücrelerindeki değişiklikler IL-1, IL-6 ve TNF-α salımını uyararak inflamasyonu (yangıyı, iltihaplanmayı) başlatıyor. Aşırı şeker tüketiminin neden olduğu bu inflamasyon, obezitenin önemsenmesi gereken nedenlerinden biri olarak görülüyor.
Aşırı miktarda tüketilen şeker MS ve kanser türlerinin gelişmesi için uygun ortamı oluşturduğu bildiriliyor. MS, merkezi sinir sistemini etkiyerek kendini ataklarla belli eden kronik nörolojik bir hastalık olarak tanımlanıyor.
Şekere ilişkin olumsuz yorumlar her ne kadar haklı gibi görünüyorsa da bu hastalıkların tek nedeninin şeker tüketimi olmadığını hatırlatıyorum. Diyetinizdeki sofra şekerini azaltarak yeterli ve dengeli beslenmeye özen göstermenizi öneriyorum.
Şeker hakkında geniş bilgi için uzman diyetisyeninizle görüşün. Sağlıklı, dengeli ve keyifli günler diliyorum.
1 yorum
Şeker bağımlılık yapar mı? – Momentum · 3 Haziran 2020 14:51 tarihinde
[…] Şeker, zehir mi? […]