Kateşinler olarak da bilinen flavanoller besinlerde en yaygın bulunan flavonoit grubunu oluşturuyor. Kateşinler ağırlıklı olarak çayda bulunuyor ve yeşil çayın kateşin içeriğinin siyah çaydan daha fazla olduğu biliniyor. Kateşinler çayın yanı sıra kakao ve hurma, elma, çilek, üzüm gibi meyvelerin çoğunda bulunuyor. Kateşinler antioksidan etkinlikleriyle kalp-damar, Alzheimer, parkinson gibi nörodejeneratif Devamı…
Bitkilerde bulunan, fenilalanin ve tirozin isimli aminoasitlerden sentezlenen biyokimyasal bileşenlere polifenol deniyor. Doğada 8000’den fazla¹ polifenol bulunuyor. Polifenoller temelde flavonoitler ve fenolik asitler olarak ikiye ayrılıyor. Bunların çeşitleri ise şöyle sıralanıyor: Flavonoitler: Flavonoller, antosiyaninler, flavonlar, flavanonlar, izoflavonlar, flavanoller Fenolik asitler: Hidroksi-sinamik asitler ve hidroksibenzoik asitler Sebze, meyve gibi besinlerin yanı Devamı…
Beslenme eylemini anlık, dikkatli ve bilinçli bir şekilde deneyimlemeyi ifade eden yeme farkındalığını daha yakından tanımanız için 5 önemli prensibi sizler için derledim. Keyifli okumalar diliyorum. 1 • Yeme hızı Yavaş yemek yemek beyinde tokluk sinyallerinin oluşumuna zaman tanıyor. Yeme hızının yavaşlatılmasının enerji alımını azaltabileceği düşünülüyor. 2 • Açlık-tokluk sinyallerinin Devamı…
Yeme farkındalığı, son yıllarda gerek sağlıklı beslenme alışkanlığı kazanmada gerekse sağlık etkileri dolayısıyla merak edilen ve araştırılan bir kavram olarak karşımıza çıkıyor. Yeme farkındalığı ne yenildiğinden ziyade yeme davranışının neden ve nasıl oluştuğunun farkına vararak çevresel faktörlerden etkilenmeden, besin seçimlerini yargılamadan, açlık-tokluk kavramlarını fark ederek duygu ve düşüncelerin etkisinin bilincinde Devamı…
Bitkisel kaynaklı proteinlere olan yönelim arttıkça hangi besinlerin bu grupta yer aldığı merak ediliyor. Gelin bitkisel kaynaklı protein içeren 10 besine birlikte göz atalım. Soya fasulyesi İlk olarak Asya’da ardından Avrupa ve Amerika’da üretimi başlayan soya fasulyesi içeriğindeki izoflavonoit, folik asit ve esansiyel aminoasitler ile özellikle vegan yaşayan ve vejetaryen Devamı…
İnsülin direncinin ilerleyerek insülin salınım bozukluğuna zemin oluşturması sonucu gelişen hastalığa tip 2 diyabet adı veriliyor. Ülkemizde ve küresel çapta görülme sıklığındaki artış nedeniyle tip 2 diyabet hem birey hem de toplum sağlığı açısından risk oluşturuyor. Tip 2 diyabet nedir, kimlerde görülür, riskler nelerdir gelin birlikte inceleyelim. Tip 2 diyabet Devamı…
Son yıllarda ekonomik nedenler ve artan nüfusa bağlı beslenme ihtiyacının sağlanmasındaki zorluklar, vejetaryen veya vegan beslenmeye yönelimdeki artış sebebiyle alternatif protein kaynaklarına talebi artırdığı biliniyor. Hayvansal kaynaklı proteinlerin iyi kalite protein içeriğinin yanı sıra çok sık ve fazla tüketilmeleri durumunda kardiyovasküler hastalık riski olan bireyleri bitkisel kaynaklı protein içeren besinleri Devamı…
Aminoasitlerin bir araya gelmesiyle oluşan proteinler vücut hücrelerinin büyük bir bölümünü oluşturuyor. Vücutta üretilemeyen ancak yaşamsal faaliyetlerin sürdürülmesi için vazgeçilmez olan bu besin ögeleri esansiyel aminoasit olarak adlandırılıyor. Yumurta, kırmızı et, tavuk, balık ve süt gibi besinlere hayvansal protein kaynakları deniyor. Bu besinlerde bulunan proteinlerin sindirilebilirliğinin %91-100 civarında¹ olduğu biliniyor. Devamı…
Büyüme, gelişme, sağlıklı ve üretken olarak uzun süre yaşama ve yaşam kalitesinin iyileştirilmesi için vücudun ihtiyaç duyduğu besin ögelerinin vücuda alınıp kullanılmasına yeterli ve dengeli beslenme deniyor. Besin gruplarını dengeli bir şekilde tüketerek daha sağlıklı beslenebilirsiniz. Gelin bu besin gruplarını beş başlık altında inceleyelim. 1 • Süt ve süt ürünleri Devamı…
Geçmiş yıllarda vejetaryen beslenme şekli sağlıksız olarak nitelendiriliyorken son yıllarda doğru planlanmış vejetaryen beslenmenin büyüme-gelişmeyi sağlamada ve hastalıklardan korunmada etkili olabileceği düşünülüyor. Çok çeşitli beslenme şekilleri bulunan vejetaryenlikte belli başlı besin gruplarının az tüketilmesi veya hiç tüketilmemesi birtakım avantaj ve dezavantajlara neden olabiliyor. Haydi bunlara beraber göz atalım! Vejetaryen beslenmenin Devamı…
İnsan vücudunda üretilememesi nedeniyle C vitamininin yaşamsal bir vitamin olduğu biliniyor. Beyin dokusundaki C vitamini konsantrasyonunun diğer organlardan daha fazla olması, sinir sistemi ve C vitamini arasındaki ilişkinin dikkat çekici bir hâl almasını sağlıyor. Yüksek antioksidan kapasitesi sayesinde C vitamini sinir sistemi fonksiyonlarını¹ destekliyor. Öte yandan C vitamininin kolajen sentezinde Devamı…
Bebeğinizi ilk altı ayında sadece anne sütüyle beslediniz. Altıncı ayından sonra bebeğinizin besin ögesi ve enerji gereksinimleri artacaktır. Bu da tamamlayıcı beslenme hakkında bilgi edinme zamanınızın geldiğini gösteriyor. Tamamlayıcı beslenmeye bebeğiniz fizyolojik açıdan gelişimini tamamlandığında¹, destekle veya desteksiz oturabildiğine, başını rahatça tutabildiğinde, el-ağız-göz koordinasyonu gelişmeye başladığında ve katı besinleri yutabildiğinde² Devamı…
Lipit metabolizmasındaki bozukluklara bağlı olarak ortaya çıkan hiperlipideminin kardiyovasküler hastalık gelişimde yaygın bir risk faktörü olduğu biliniyor. Hiperlipidemide, LDL kolesterolün düşürülmesinde beslenme önemli rol oynuyor. Hiperlipidemi ile yaşıyorsanız beslenmenizde bu içerikte yer verdiğim ilkelere dikkat etmenizi öneriyorum. Doymuş yağ içeriklerinin yüksek olması nedeniyle sakatat, kaymak, krema, kuyruk yağı, iç yağı Devamı…