Şema terapi; bilişsel davranışçı terapiye, bağlanma ve nesne ilişkileri teorilerine, Gestalt ve deneyimsel terapilere ait unsurları bir araya getiren bütünleştirici bir terapi yaklaşımıdır.
Şema terapiye göre çocukluğumuzdan itibaren hepimizin güvende hissetme, istikrar, bakım alma, kabul görme, özerklik, yeterlilik, kimliğini özgürce yaşama, kendini ifade edebilme, spontane olabilme ve gerçekçi sınırlar gibi ihtiyaçları bulunuyor.
Bu ihtiyaçlarımız karşılandığında uyumlu şemalar geliştiriyoruz ve psikolojik olarak daha sağlıklı oluyoruz. İhtiyaçlarımız uygun şekilde karşılanmadığında ise erken dönem uyumsuz şemalar oluşuyor.
Çocukluğumuzda gelişen şemalar kendimizi, diğerlerini ve dünyayı algılama şeklimizi etkiliyor. Zihinsel kalıplar olan şemaları gözlükler gibi düşünebilirsiniz. Gözlüklerin dış dünyayı nasıl göreceğimizi belirlediği gibi şemalar da deneyimlerimizi yorumlama şeklimizi etkiliyor.
Şemaların varlığını sürdürmesine neden olan şey ise şemaların bizi benzer deneyimlere çekmesi oluyor. Bizler de şemalarımıza uygun bilgilere odaklanarak güvenli bulduğumuz için tanıdık olay ve ortamlara yöneliyoruz.
Asıl zorlayıcı olan durum da bu oluyor. Erken dönemdeki uyumsuz şemalarımız bazı uyumsuz ilişkileri ve davranışları sürdürmemize yol açıyor. Bunun yanında toksik ve tehdit edici olmayan durumları bile tehlike işareti olarak da yorumlayabiliyoruz.
Örneğin başarısızlık şeması olan biri her zaman başarısız olduğuna ve bunun değişmeyeceğine dair köklü bir inanca sahip oluyor. Bu şemaya sahip kişiler;
- ya başarısız ve yetersiz olacağını düşündüğü için gerekli çabayı harcamıyor
- ya da çok başarılı olduğu halde içinden bir ses onun hala yeterli olmadığını söylüyor.
Yukarıdaki her iki davranış da başarısızlık şemasını devam ettiriyor.
Şema terapi sertifikası olan bir psikoterapist ile çalıştığınızda erken dönem uyumsuz şemalarınızı fark edebilir ve bunları nasıl dönüştürebileceğinizi beraber planlayabilirsiniz. Destek aldığımız terapistinizin diplomasını ve eğitimlerini sorgulamayı unutmayın.
0 yorum